Bisiklet almak belki bir çoğumuz için kolay olsa da bu işle uzaktan yakından ilgisi olmayan insanları da düşünmek gerekir. Klasik, amaç ve tarz modellemesini bir kenara bırakacak olursak bazı bisikletler her kişiye hitap edebilecekken bazıları ise kesinlikle hitap etmeyecektir.

Bunları düşünerek sporcu kişiliği veya geçmişi olmayan kimseye yol bisikleti almasını önermem. Hoş, bu benim şahsi görüşüm olsa da yol bisikleti almaktan vazgeçirdiğim insan sayısı hiç de az değil! Buna en büyük sebep olarak kendi estetik kaygılarım başı çekse de su götürmez bir gerçek var ki yol bisikletleri  belli bir kullanıcı profili için imal edilirler. Mesela oturma açısı diğer bisikletlere oranla çok daha rahatsızdır. (Yol kullanan arkadaşlar alınmasın hemen, ben bunu söylediğimde sporcu vücuduna sahip olmayan birisinin yol bisikletine bindiğini gözünüzde canlandırın.) Bazı şeylere küçüklükten gelen bir alışkanlık gerekir ya, işte yol bisikleti de tam olarak öyle bir bisiklet bence… Kendi şikayetlerimi dile getirdiğime göre artık yazının asıl amacına doğru kayabiliriz. 🙂

Her ne kadar bisiklet satın almak, evlenmek kadar kendini adama gerektiren bir karar olmasa da, yine de üzerinde düşünülmesi gereken bir karar. Ve özellikle eğer ilk kez bisiklet satın alacaksanız, seçenekleriniz sonsuzmuş gibi görünebilir. Ancak bu sonsuz seçenekler dünyasından bir an için kafanızı kaldırın, derin bir nefes alın ve bu yazıyı okuyun!

Benim için doğru olan bisiklet türü nedir?

İlk kararınız hangi bisiklet türünün peşinde olduğunuzu belirleyerek ortaya çıkar. Temel olarak dört ana stilde bisiklet vardır ve sürüş tipinizin ne olacağını düşünüyorsanız seçiminiz de gerçekten buna göre olmalıdır.

Bunun yanında doğru kadro boyu için daha önce yazdığımız “Kadro boyu hesaplamalarına” göz atabilir ayrıca Pelin arkadaşımızın yazdığı “Bisiklet seçimi”makalesine de bakabilirsiniz. 

Yol Bisikletleri; asfaltta ya da düzgün yollarda sürmek için ve hızlı gitmek için tasarlanmışlardır. İnce lastiklere, hafif kadrolara sahiptirler ve gidona doğru eğilerek sürmeniz gerekir. Sizin için önemli olan uzun mesafeleri hızlı bir şekilde kat etmekse bu tip bisikletleri seçebilirsiniz.

Birçok yol bisikletinin kadrosu yapı olarak özellikle iri değildir ve genellikle ağır yüklere veya çok engebeli yollara uzun süre dayanamaz. Bu durum da topuklu ayakkabıyla ağaçlar arasındaki bir patikada yürümeye ya da parmak arası terlikle koşmaya benzer.

Dağ Bisikletleri; geçtiğimiz yirmi yıl içinde popüler açıdan bir patlama yaptılar. Bu bisikletler genellikle dişli ve geniş lastiklere ve sağlam kadrolara sahiptirler ve engebeli yollarda rahatsız olmadan sürmek için tasarlanmışlardır.

Dağ bisikletleri yol bisikletleri kadar hızlı gitmezler, bunun yerine onlardan daha dayanıklıdırlar ve daha rahat bir sürüş pozisyonu sağlarlar. Bu bisikletlerde daha yüksekte ve gidona göre dik bir şekilde oturursunuz; bu, sırt problemleri olanları, yol bisikleti üzerindeki gibi kambur olmaktan daha mutlu eden bir seçenektir.

Dikkat: Dağ bisikletleri bazen bisiklet satıcılarının varsayılan seçeneğidir çünkü satması kolaydır ve genellikle yol bisikletlerinden daha ucuzlardır. Yine de çoğu zaman, dik dağ yollarına tırmanmaya yarayan birçok etkileyici özelliğe sahip yeni dağ bisikletlerinin sonu, asfalttan dışarı hiç çıkamamış dört tekerlekli Spor Amaçlı Taşıt (SUV)’lara benzer. Eğer bir dağ bisikleti satın alacaksanız, arazide kullanacağınızı bildiğiniz için bilinçli olarak aldığınıza emin olun. Yoksa gereksiz özellikler için para ödersiniz ve muhtemelen sizin için daha iyi olabilecek olan bir bisikleti kaçırırsınız.

Şehir / Tur Bisikletleri; yol ve dağ bisikletlerinin karışımıdır ve eğer asfalt üstünde uzun soluklu yolculuklar yapacaksanız, size her iki türün de en iyi özelliklerini sunar. Birçok insanın tercih ettiği, dik oturmayı sağlayan bir sele ve gidon pozisyonuna sahip olmalarının yanısıra, daha ince, düz lastikler sayesinde de dağ bisikletlerinden daha hızlı gidebilirler. Dezavantajına gelecek olursak arazide dağ bisikletlerine oranla çok daha temkinli ilerlemeniz gerekir.

Bu bisikletler birçok şehir sürüşü için iyi bir tercihtir ve hız, dayanıklılık ve konfor sunarlar.

Cruiser Bisikletler; geniş lastikleri, seleleri ve dik gidonları olan ve hatta bazen tek vitesi bulunan, genellikle deniz kenarında göreceğiniz türden bisikletlerdir. Mekanik olarak daha basit ve bakımları nispeten kolaydır, ancak düzlük alanlarda en iyi sonucu verir ve hızlı gitmekten çok konforlu gitmekle ilgilenen sürücülere daha uygundur.

Daha başka!

Bu stillere göz attıktan sonra hala bu bisikletlerin hiçbiri size ihtiyacınız olanları sunmuyorsa, şu dğer bisiklet türlerine göz atın; tandemler, recumbentler ve üç tekerlekli bisikletler, yollarda ya da bisiklet satan dükkanların vitrinlerinde çok sık rastlamayacağınız, özgün türlerdir. Ancak her biri, belki de sizin aradığınız, kendine has özelliklere ve işlevlere sahiptir.

Tandem bisiklet

Recumbent bisiklet

Üç tekerlekli bisiklet

Sizin için en iyi olan bisiklet türünü belirledikten sonra, artık alışverişe başlama zamanı. İşte size yardımcı olabilecek bazı ipuçları:

Bir bisiklet ödünç alın ve deneyin:

Sizin için en iyi olan bisiklet tipini belirledikten sonra, doğru tercih yaptığınızdan iki kat emin olmak için, bir arkadaşınızdan bisiklet ödünç alın ve deneyin. Otopark çevresinde bir gezintiden daha uzun süreli bir tur yapmaya da özen gösterin. Yirmi dakikalık bir sürüş, o bisiklet üzerindeki oturuş pozisyonunun sizin için rahat ve hızın size uygun olup olmadığını anlamanıza yeterli olacaktır.

Örneğin bir arkadaşım dağ bisikleti almayı düşünüyordu. İhtiyacı olanın daha dik bir oturuş pozisyonu ve sağlam bir kadro olduğunu sanıyordu. Ama bisiklete bindikten birkaç dakika sonra istediği kadar hızlı gidemediğini ve uzun yolda bu tip bir bisikletle mutlu olamayacağını fark edip şehir / tur bisikleti seçeneklerini değerlendirmeye başladı.

Ucuz olanın çekiciliğine direnin:

Bisiklette de, birçok şeyde olduğu gibi, ödediğiniz kadar alırsınız. Büyük ihtimalle bir alışveriş merkezinden alacağınız ucuz yollu bir bisikletle uzun yolda çok da mutlu olamazsınız. Bu bisikletler ağır olurlar ve parçaları kaliteli bir modeldeki parçalara oranla daha kısa süre dayanacaklardır. Eninde sonunda, hayal kırıklığına uğrarsınız ve daha iyi olan bisiklete harcamış olmanız gereken para da gitmiş olur.

Yakınınızdaki bisiklet dükkanında biraz zaman geçirin:

Bu dükkanlardaki insanlar bisiklet satın alırken sizin en iyi kaynağınızdırlar. Bu kişiler bilgilidirler (en azından hala birçoğunun öyle olduğunu düşünüyorum, sepette bir tane çürük yumurta varsa bütün sepeti atmayız değil mi?)  ve size internette hiçbir zaman bulamayacağınız tiyolar verebilir, önerilerde bulunabilirler.

İkinci el almayı düşünün:

Çok para harcamadan iyi bir bisiklet almanın en iyi yolu, özellikle de onunla uzun bir süre geçireceğinizden emin değilseniz, yeni yerine kullanılmış bir bisiklet almak olacaktır ve bunun için internet sitelerinden evinizin yakınındaki bisiklet dükkanının web sitesindeki takas ilanlarına kadar birçok kaynak mevcuttur.

Kullanılmış bir bisikleti kendi başınıza satın almanız, bir satıcıdan alacağınız bilgiden mahrum kalacağınız anlamına gelmekle beraber, test sürüşüne çıkabilme fırsatıyla birleşmiş küçük bir online araştırma, denediğiniz ürünün size uygun olup olmadığını göstermeye yeterli olacaktır.

Sonuç olarak, ne tür bir sürüş yapacağınız hakkında en ince ayrıntıya kadar düşündükten ve çeşitli bisikletlerle test sürüşü yaptıktan sonra, gidin ve satın almaya gücünüzün yettiği en iyi bisikleti alın. Bu, doğru harcanmış para olacaktır.

eSerdaR Hakkında

By eserdar

Bir yanıt yazın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir

error: Content is protected !!